Blog
Sosyal Girşimcilik yeni dünyanın yükselen değeri
"Ben adanmış bir sosyal girişimciyim." diye başlarım bir çok konuşmaya. Ve insanlar da tam olarak ne demek istediğimi anlamaz. Genelde girişimcilik üzerine daha önceden kafalarında oluşan algıdan dolayı, o yön baskın olur ve girişimci gibi bir şey algılanır ve sosyal yanları tam anlaşılamaz.Peki nedir sosyal girişim?
Sosyal girişim, karşılanmamış sosyal ve çevresel sorunların çözümünde yenilikçi yol ve yöntemler izleyerek çözüm arama sürecidir.
Sosyal Girişim kar elde eder mi?
Elbette eder. Fakat ticari girişimlerden farkı, karı sosyal amaçları için kullanır.
Sosyal girişimci ile ticari girişimci arasındaki farklar nedir?
Ticari girişimci kendi adına risk alır. Sosyal girişimci ise paydaşları adına risk alır. Sosyal girişimci karı amacına ulaştıracak araç olarak görür. Ticari girişimci ise karı amaç olarak görür. Ticari girişimci marka ve patent almak, çözümlerini ticari sır olarak saklamak için çalışır. Sosyal girişimci ise, ne kadar kopyalanırsam o kadar başarılıyım diye bakar. Kopyalanmak, çözümü taklit edilmek sosyal girişimcinin misyonudur.
Sosyal girişimci iş ve istihdam yaratmak içi çalışır. Orta sınıfı güçlendirmek, bu sayede demokrasi ve açık toplumu geliştirmek, farklılıklara saygı duymak için çalışır. Ticari girişimci ise daha fazla kar elde etmek için çalışır.
Sosyal girişimler, kriz zamanlarında işten çıkarmalara başvurmaz. En fazla ücretleri azaltarak hep birlikte direniş gösterir kriz bitimine kadar. Ticari girişimler için ise, işten çıkarma sıradan bir durumdur.
Sosyal Girişimciliğin Bir Mevzuatı Var mı?
Gelişmiş ülkelerde var. Ülkemizde ise yok. Nasıl mı? KDV indirimleri, vergi muafiyetleri gibi teşvikler var. Örneğin bir holding 2.000 kalem alıyor. Toplu aldığı için ucuza alıyor.Sosyal girişim 10 kalem alıyor. Hem pahalı oluyor hem de indirim yok. Bu yüzden de, gelişmiş ülkeler bu çarpık yapıyı düzenlemek için çalışmalar yapıyor.
Sosyal Kapitalizm ile Sosyal Girişimcilik arasında bir ilişki var mı?
Sosyal girişimlerin kriz dönemlerinde daha dayanıklı olması, çevresel ve sosyal sorunlara sinir ucu gibi yaklaşıp devletten daha atak bir şekilde çözüm üretebilmesi sosyal girişimlerin daha fazla gündeme gelmesine neden olmuştur. Ayrıca kapitalizmin son 30 yılda eşitsizliği hızlandırıcı şekilde yaşadığı dönüşüm, sosyal girişimlerin bu sürece karşı panzehir olarak kullanılmasını gündeme getirmiştir. Bu çerçevede örneğin Avrupa Birliği, Sosyal İşletme Girişimi ile sosyal girişimeri güçlendirmeye ve Birliğin temel felsefesi olan sosyal dayanışma ruhuna daha fazla vurgu yapmaya dayalı bir yaklaşım içindedir.
Sosyal Girişimcilik ile gelişmişlik arasında bir bağlantı varmı?
Aslında yok. Bangladeş'te, Hindistan'da çok büyük hatta dünyanın en büyük sosyal girişimleri var. Hatta gelişme yolunda ülkelerde sosyal girişimcilik büyük potansiyel barındırıyor. Nedeni de, gelşmiş ülkelerde devletin her soruna çok kolay müdahil olabilmesiyken, gelişmekte olan ülkelerde devlet yetersiz kalmakta ve sosyal girişimler hızlıca sorunlara müdahil olup, büyük çözümler getirebilmektedir.
Sosyal Girişimlerin geleneksel sivil toplumdan farkı ne?
Geleneksel sivil toplumun içinde bir çok sosyal girişimci vardır. Fakat sosyal girişimciliğin kavramsallaştırılması 1980'li yılların başına uzanmaktadır. Dolayısıyla bu yıllardan itibaren hafif bir farklılaşma görülmeye başlamış ve son dönemde giderek artmıştır. Günümüzde 3. sektör olan sivil toplumun yanında sosyal girişimciliğe de 4. sektör denilmeye başlanmıştır.
Bununla birlikte, sosyal girişimlerin kar amacı güdüp gütmemesi çokca tartışılmaktadır. Kimi yaklaşımlar toplumsal algıyı değiştirmeye odaklı fark yaratan yaklaşımları, sosyal girişim olarak niteleyebilmektedir. Kimisi ise, sadece kar elde edebilen yapıları sosyal girişim olarak görmektedir.
Peki ben sosyal girişimci olarak ne yapıyorum?
Kar amacı gütmeyen Hayat Sende Derneği ile devlet korumasında kalan çocuk ve gençler ile ayrılanlar hakkında ezber bozucu çalışmalara imza atmaya çalışıyorum.
Koruyucu Aile Evlat Edinme Derneğinde Yönetim Kurulu Başkanıyım. Anadolu Gençlik Federasyonunda ise Başkan Yardımcısı. Bu iki örgüt halen geleneksel, hak temelli, üçüncü sektör diyebileceğimiz şekilde sivil toplum kuruluşu olarak çalışıyor. Buralarda da sosyal girişimcilikle ilgili çalışmalara başlayabileceğimizi ümit ederek çalışmalar yapıyorum.
Sosyal fayda paylaşıldıkça çoğalır mottosuyla çalışmalarına Ekim 2014'te başlayan Proje Panosu'nda Türkiye'de çalışmalar yapan sivil toplum kuruluşları ve gençlik çalışanlarıyla röportajlar yapılmasını sağlayarak bu ekosistemin network bağlarının daha da güçlenmesi için çalışıyorum
Peki sosyal girişimciler nasıl örgütleniyor? Bu girişimler için destek mekanizması var mı? Ben ne yapabilirim?
Tüm bunlar bir sonraki yazıya. Şimdilik aşağıdaki esin veren videoyu incelemek yerinde olacaktır ;)
(Not: Yazıdaki fikirlerimin oluşmasında Hülya Denizalp, Suat Özçağdaş ve Serra Titiz'in katkıları büyüktür. İçten teşekkürlerimi sunarım.)
Solar Demi - Güneş Amca
https://www.youtube.com/watch?v=CR6vnFR8AnU